PKK’nın silah bırakma sürecine girmesiyle birlikte Türkiye yeni bir güvenlik evresine adım atarken, gözler AK Parti’nin 11-13 Temmuz tarihleri arasında Kızılcahamam’da düzenlediği istişare kampına çevrildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "tarihi" olarak addedilen konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktı. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
"6 gün önce 12 kahramanı şehit verdik. Milletçe yüreğimiz dağlandı. Şehit olan Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Hepsinden Allah razı olsun.
Bütün bunlarla beraber dün, insanlığın en utanç verici hadiselerinden olan Serebrenitsa katliamının yıl dönümüydü. Ortaya çıkarılan her toplu mezar, o kara günleri bizlere hatırlatıyor.
Batının gözleri önünde alçakça katledilen şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Mazlum Gazze halkına da dualarımızı gönderiyor, davalarında yanlarında olduğumuzu ve olacağımızı bildiriyoruz.
"AK PARTİ İSTİŞARE KÜLTÜRÜNÜN KURUMSALLAŞTIĞI BİR SİYASİ PARTİDİR"
Türk siyasetinde marka haline gelen toplantılarımızın 32'ncisini gerçekleştiriyoruz. Bugün ve yarın gerçekleştireceğimiz oturumlarımızda birçok konuda istişarelerimiz olacak. Partimiz ve geleceğimiz açısından tüm konuları ele alacağız. Katılımcı tüm arkadaşlarımız samimiyetin ve demokrasinin hakim olduğu toplantımızda görüşlerini dile getirecek. AK Parti istişare kültürünün kurumsallaştığı bir siyasi partidir.
"NİCE HÜKÜMETLER 'TERÖRÜN KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ' DEDİ"
Bundan 47 yıl önce 14 Ağustos 1984'te Siirtin Eruh, Hakkari'nin Şemdili ilçelerinde bölücü terör örgütü ilk eylemini yaptı. 2 askerimizi şehit verdik, 9 sivil vatandaşımız yaralandı. Bu tarihten sonra bölücü terör örgütü saldırılar düzenledi. Şehitlerimize ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Onları unutmadık, unutmayacağız.
"FAİLİ MEÇHULLER, BEYAZ TOROSLAR, YAKILAN KÖYLER YANLIŞ UYGULAMALAR OLDU"
1984'teki ilk eyleminden sonra terör Türkiye'de her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi. Hepsi de terörün kökünü kazıyacağız, dedi. Faili meçhuller, beyaz toroslar, yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan aileler yanlış uygulamalardan biriydi. Terörü bitirmek yerine büyüttü.
"2 TRİLYON DOLARI BULAN BİR FATURAYLA KARŞILAŞTIK"
Hataların bedelini hep beraber ödedik. Sadece güvenlik güçlerimizi şehit vermekle kalmadık. Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ülkemizin huzuruna, birliğine, kardeşliğine çok büyük hasarlar verdi. 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık.
Göreve geldiğimiz 2002'de terör meselesini çok boyutlu ele aldık. Dışa bağımlı kalmadan terörle mücadele silahlarımızı geliştirdik. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından tüm kurumlarımızı temizledik. Terör örgütünün eylem kabiliyetini kırdık.
"DÜN İTİBARİYLE 47 YILLIK TERÖR BELASI İNŞALLAH SONA ERME SÜRECİNE GİRMİŞTİR"
Terörle mücadele silahlarımızı ürettik. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından FETÖ'yü tüm kurumlarımızdan temizledik. Terörle mücadeledeki engelleri kaldırdık. Bahçeli'nin çağrısıyla Terörsüz Türkiye için bir dizi adım attık. Fırsat penceresini değerlendirmek için çok hassas bir süreç yürüttük. Dün de örgüt aldığı kararı hayata geçirdiğini, merasim yaparak silahlarını bıraktı.
"BUGÜN, UNUTMAYIN YENİ BİR GÜNDÜR"
Dün itibarıyla 47 yıllık terör belası sona erme sürecine girmiştir. Türkiye gözyaşlarıyla dolu sayfayı dün itibarıyla bırakmaya başlamıştır. Bugün, unutmayın yeni bir gündür, tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün Türkiye Yüzyılı'nın kapıları ardına kadar aralanmıştır.
"BU SÜREÇ BİR MÜZAKERE BİR AL VER MASASININ SONUCU DEĞİLDİR"
1984'teki ilk eylem sonrasında Türkiye Cumhuriyeti her yola başvurmuştur ancak hiçbirinde başarı sağlanamamıştır. Dünyadaki örneklerine bakılarak terörü bitirmek için silahlı mücadelenin ötesinde formüller denenmiştir ancak hiçbirinde başarı sağlanmamıştır. Terörsüz Türkiye projesi, bir müzakerenin bir pazarlığın, al-ver sürecinin neticesi değildir. Onun için başından beri çok dikkatliydik. Bugün daha da dikkatliyiz. Kanı durduracak annelerin gözyaşlarını dindirecek kardeşliği güçlendirecek her türlü girişimi yakından takip ediyoruz. Ancak herkes şundan emin olsun Türkiye Cumhuriyeti devletinin onurunu gururunu çiğnetmeyiz.
İttifak ortağımız MHP'nin vatan aşkını sorgulamak hiç kimsenin haddi değildir. AK kadronun milliyetçiliğini, vatan aşkını sorgulamak hiç kimsenin hakkı da haddi de değildir.
"TERÖR BİTECEK GÖRECEKSİNİZ, HEPSİ İŞSİZ KALACAK"
Korku yayarak milletin yeşeren umutlarını kırmaya çalışıyorlar. Terör bitecek göreceksiniz, hepsi işsiz kalacak. Bugün terör biterken terör istismarı da bitmektedir.
"TÜRKİYE KAZANMIŞTIR"
Türkiye kazanmıştır, milletim kazanmıştır. Türk, Kürt, Arap, 86 milyon her bir vatandaşımız kazanmıştır. Birliğimize, bütünlüğümüze, vatanımıza, milletimize, huzurumuza kast edecek hiçbir girişimin içinde olmayız. Böyle girişimlere asla ve asla müsaade etmeyiz. Türkiye Cumhuriyeti dimdik ayaktadır. Çok daha kuvvetlidir, onurludur, istikbali için düne göre çok daha umutludur. 41 yıllık parantez kapanmaktadır. Terör duvarı yıkılmaktadır. Aziz milletimizin her bir ferdi bu tablodan dolayı bayram etmeli.
Biz tarih sahnesine dün çıkmış bir millet değiliz. Uzun bir yürüyüş gerçekleştiriyoruz. Açın tarihin sayfalarına bakın. Kılıçlarımızın, tekbirlerimizin önünde hiç kimse duramadı. Türk-Kürt-Arap bir arada ise beraberse işte o zaman Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Uzaklaştıklarında ise mağlubiyet vardır. Haçlılar İslam beldelerine saldırdı, çünkü Türk-Kürt-Arap birbirinden kopmuştu. Ne zaman ayrıldık yenildik.
Türkiye'yi bölmeye kimsenin gücü yetmez ama bize zaman kaybettirdiler. Türk ile Kürt'ün arasına nifak sokmaya çalıştılar. 41 yılda kim kazandı.
Tarih tekerrür ediyor. Türk ile Kürt muhabbete kucaklaşıyor. Bugün Malazgirt ruhu, Kudüs ittifakı yeniden şekilleniyor. Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin şafağı söküyor. Türkiye Cumhuriyeti hepimizin ortak yuvasıdır.
"SÜRECİN YASAL İHTİYAÇLARI İÇİN TBMM'DE KOMİSYON KURACAĞIZ"
İlk adım olarak TBMM'de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız. Cumhur İttifakı olarak, AK Parti, MHP ve DEM heyetiyle de bu süreci pişirerek geleceğe taşıyacağız. DEM heyeti Meclis başkanımızla dün görüştüler. Beraber birlikte bu yürüyüş için neler yapabiliriz konuştuk. Demek oluyormuş, daha güzel şeyler olacak. Türkiye'deki bu gelişmeler, dünkü atılan adımlar Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi."
Yorumlar