Yunanistan 'şeriat kurallarını' zorunluluk olmaktan çıkarıyor

Tarımsal kalkınma projelerini anlatmak üzere gittiği Gümülcine kentinde konuşan Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, Batı Trakya'da aile hukukunun nasıl uygulanacağına ilişkin yeni bir düzenlemeye gideceklerini söyledi.

Çipras, evlendirme, boşanma ve miras gibi konularda müftülükler üzerinden İslam Hukuku'nun uygulanmasını zorunluluk olmaktan çıkartacaklarını, opsiyonel hale getirmek için yasa hazırlığı yapıldığını belirtti.

'AZINLIKLARA SEÇİM HAKKI SUNMAK İSTİYORUZ'

Yunan Başbakanı, "Azınlık toplumun mensupları üyeleri hukuki işlemler için medeni hukuktan yararlanma; yani devlet mahkemelerine başvurma hakkına sahip değildiler. Biz bunu değiştirmeye karar verdik ve azınlık üyelerine bir seçim hakkı sunmak istiyoruz" açıklamasında bulundu.

Yapılması planlanan yeni yasal düzenlemeyle birlikte Batı Trakya'da medeni kanunun ilgilendiren konularda davanın tüm taraflarının kabul etmesi halinde İslam Hukuku'nun uygulanması öngörülüyor. Aksi halde, konunun, Yunanistan'daki Medeni Kanunu uygulayan mahkemeler tarafından görülmesi koşulu getiriliyor.

DÜZENLEMENİN AYRINTILARI

Çipras, bu düzenlemeyi "vatandaşlar arasında eşitliği artırmak" için gündeme aldıklarını belirtti. Çipras'ın verdiği bilgiye göre, yapılması beklenen düzenlemeler şöyle:

Aile hukukuyla ilgili bir meselenin taraflarına, konuyu götürecekleri mahkemeyi seçme hakkı tanınıyor.

Bir konunun şeriat mahkemesine götürülmesi ve kararın müftülere bırakılması için tüm tarafların anlaşması gerekiyor.

Müftülüklerin usul ve kuralları, cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile belirlenecek.

Miras konusunda medeni hukuk uygulanacak. Şeriat hukukunun uygulanmasını isteyenlerin bu taleplerini dile getirdikleri bir vasiyetname bırakması şartı aranacak.

Batı Trakya'da şeriat hukukunun uygulanmasıyla alınan kararlar, son dönemde bazı tartışmalara neden oldu.

BİR DAVADA ŞERİAT KURALLARI TALEP EDİLMİŞTİ

Haziran ayında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) götürülen bir davada, iki kadın, babalarının vefatının ardından vasiyeti üzerine tüm malvarlığını eşine bırakması üzerine bunun medeni hukuka göre yazılmış bir vasiyet olduğunu ancak şeriat kurallarının uygulanması gerektiğini öne sürmüştü.

İtirazlar sonucunda Yunan mahkemelerinde farklı kararların çıkmasının ardından konu AİHM'e götürülmüştü.