Mahkemeden emsal niteliğinde karar

Mahkeme, eşlerine 'Ayakların kokuyor' ve 'Çirkin karı, güzel de değilsin, zengin de değilsin' diyen 2 kocayı tazminata mahkum etti.

Mahkemeden emsal niteliğinde karar
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:46
17 Aralık 2017 Pazar 13:27

Mahkeme misafirlerinin yanında eşine 'Ayakların kokuyor, git yıka' diyen kocaya 30 bin lira tazminat ödenmesine karar verildi.

Sabah gazetesinin haberine göre, İstanbul'da, bir üniversitede araştırma görevlisi olan M.K., misafirlerin içinde 'Birinin ayakları kokuyor' diyerek ayaklarını kokladığı eşi S.K.'ya, 'Senin ayaklarınmış, git yıka şunları' diye bağırdı. Ayaklarını yıkayarak geri gelen genç kadının ikinci kez ayaklarını koklayan M.K., 'Hala kokuyor, şunları git çamaşır suyuyla yıka' dedi.

Gözyaşları içinde odayı terk eden kadın, herkesin içinde ayaklarını koklayan eşine "Gururum incindi" diyerek 150 bin liralık boşanma davası açtı.

Durumu ağır derecede onur kırıcı davranış olarak nitelendiren mahkeme, 3 yıldır evli olan çiftin boşanmasına ve M.K.'nin 30 bin lira tazminat ödemesine hükmetti. S.K. mahkemeye sunduğu dilekçesinde, "Sürekli rencide etti. Defalarca evliliğimi kurtarmak istedim. Ama herkesin içinde ayaklarımı koklayıp bağırması son noktaydı" dedi. 

"ÇİRKİN KARI GÜZEL DE DEĞİLSİN ZENGİN DE"

Yargıtay, eşine sürekli "çirkin karı, güzel de değilsin, zengin de değilsin" diyen kocanın bu sözlerinin eşinin kişilik haklarına saldırı anlamına geldiğine hükmetti. 

Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin kararında şu ifadelere yer verildi:

"Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadının kişilik haklarının saldırıya uğramadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş. Ancak; erkeğin kadına sataşma şeklinde hal ve hareketlerinin bulunduğu, 'çirkin karı' gibi sözler söylediği, onun güzel ve zengin olmadığına, başkaları gibi güzel bir eşinin bulunmadığına ilişkin sözler söylediği anlaşılmaktadır. Yine, 'eş ve çocuk her zaman bulunur, anne baba bulunmaz' dediği ve erkeğin tamamen kusurlu olduğu belirlenmiş ve kadın lehine kesin hüküm oluşmuştur. Boşanmaya sebebiyet veren vakalarda erkeğin eylemleri kadının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek mahiyette olup, kadın lehine Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi şartları oluşmuştur. O halde mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur durumu, hakkaniyet kuralları dikkate alınarak, davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Mahkeme kararının manevi tazminat talebinin reddi yönündeki hükmü oy birliği ile bozulmuştur." denildi. 

 

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar