Binali Yıldırım: Ben İstanbulluların tamamının adayıyım

Cumhur İttifakı AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım CNN Türk ekranlarından Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtladı.

Binali Yıldırım: Ben İstanbulluların tamamının adayıyım
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 12:02
21 Mart 2019 Perşembe 21:07

Cumhur İttifakı AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım CNN Türk ekranlarından Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtladı.

Binali Yıldırım, "Yoğun bir kampanya oluyor. yorgunluk yok desek yanlış olur. Sahadan gayet memnunum çok iyi gidiyor. Gittikçe daha fazla ilgi daha fazla katılım görüyorum. Aynı anda sekiz tane telefon kalkıyor “buraya bak buraya bak” döndüre döndüre boyun fıtığı oldum. İnsanlarla ilgili herhangi bir konu olduğu zaman akan sular durur. HDP ve Kürt seçmen işini ayırt etmek gerekiyor. Geçmiş seçimlere bakalım biz Güneydoğu'daki illerin bazılarında ikinci bazılarında birinci partiyiz. Dolayısıyla Kürt vatandaşlarımızdan Kürt seçmenden HDP dışında oy alan parti AK Parti. Geçmiş seçimlere bakalım. Biz Güneydoğu'da biz bazı illerde ikinci partiyiz bazı illerde birinci partiyiz." açıklamasında bulundu.

"Ben İstanbul’un seçimi için buradayım"

Yıldırım açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı: Bazı Kürt vatandaşlarımız HDP’ye oy veriyor, sorun yok verebilir ama koca İstanbul’da seçimleri getirip HDP’ye sıkıştırmak İstanbul’a haksızlık olur. HDP’ye oy veren Kürt seçmenden de ben oy alacağım. Onun da İstanbul’un geleceği için düşünceleri kaygılar var. Ama her şeyden önce HDP aday göstermedi. Ben İstanbulluların tamamının adayıyım. HDP, CHP, MHP; AK Parti… Bütün partilere oy verecek İstanbulluların adayıyım.

Çünkü ben İstanbul’un seçimi için buradayım.

"Doğuştan gelen kimliğimiz bizim şerefimizdir, onurumuzdur"

Annemize babamıza biz karar vermiyoruz. O kararı biz vermiyoruz. Dolayısıyla doğuştan gelen kimliğimiz bizim şerefimizdir, onurumuzdur. Bunu saklamaya gerek yok. Bu bizim millet olmamız, kardeşliğimiz için olmazsa olmaz şeylerdir. Ancak bir şey vardır. Ay Yıldızlı bayrağımız, vatan toprağımız, milletimiz ve Türkiye Cumhuriyeti devletimiz vazgeçilmezimiz. Bunlara gözümüz gibi bakacağız.

"İstanbul seçiminde beraber yol alalım"

Bu yönlendirme yapılıyor. Bu yönlendirme CHP tarafından da HDP tarafından da yapılıyor. Altında bir de uyarı var. Kazanamazsanız sebebini söylüyorum diyor. Ben de diyorum ki o halde HDP seçmeni, bu şehirde yaşayan bu şehir için söyleyecek sözüm var diyen, bu şehrin geleceğini düşünen herkes partisini, tercihini ertelesin.

İstanbul seçiminde beraber yol alalım. İstanbul bizim evimiz, işimiz, memleketimiz. Ortak geleceğimiz. Ben bunu iyi yapacağımı düşünüyorum. Bu iddia boş bir iddia değil. Bunun arkasında 16 yıllık bir tecrübe var. Şunu söylemek istiyorum HDP ya da Kürt seçmen oylarını pazarlamak pay etmek bunları etik bulmuyorum. Etik bulmamanın ötesinde saygısızlık olarak görüyorum.

"Soyadım gibi iş yaparım"

Ben sakinimdir, ağır konuşurum. Soyadım gibi iş yaparım. Şunu söyleyeyim; Bana hiçbir kimse hiçbir şartta istemediğim bir şeyi yaptıramadı. İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı adaylığına kendim karar verdim çok da istekliyim.

"İstanbul'u Türkiye haritasından ayır Türkiye tökezler"

İstanbul' bir başbakanlık gibi bir yer. Niye bunu söylüyorum? İstanbul'u bir şehir gibi düşünmeyin. İstanbul bütün şehirlerin temsilcilerinin olduğu bir yerdir. Türkiye nüfusunun yüzde 20'si burada. Toplam verginin yarısı İstanbul topluyor, ihracatın yüzde 45'ini yapıyor. Gelen turistin üçte biri İstanbul'a geliyor. Milli gelirin yüzde 31'ini İstanbul tek başına sağlıyor. 140 ülkesinden ekonomik olarak daha fazla. İstanbul BM'ye bağlı müstakil bir ülke olsa 41. ülke oluyor. Ekonomi ve nüfus bakımından. İstanbul'u Türkiye haritasından ayır Türkiye tökezler. Çekici güç İstanbul'da. 

Hiçbir makam küçümsenmez. Ucunda vatandaşa hizmet varsa bütün makamlar kutsaldır.

"İstanbul'da gittikçe güncelleşen ağırlaşan yeni ihtiyaçlar doğdu" 

Şöyle, bir kere geçen 25 yıl bizim dönemimiz. Biz geçmişimizi yok sayamayız. 1994 İstanbul ne haldeydi... O zaman ne vardı, yollar çamurdu, çukurdu, su yoktu. Hava kirliliği had safhadaydı. Ben buna İstanbul 0.0 versiyonu diyorum. Recep Tayyip Erdoğan geldi ayağa kaldırdı. Yollar temizlendi, çöpler alınmaya başlandı. İnsanlar bir nefes aldı. Onun döneminden sonra sosyal belediyecilik başladı. Bu şehirde yaşayan insanlarla temas kurup, sosyal belediyecilik anlamında destekler verildi. Engellilere, ihtiyaç sahiplerine, sokak hayvanları.

İstanbul'da gittikçe güncelleşen ağırlaşan yeni ihtiyaçlar doğdu. Trafik sorununun çözülmesi, yeşil alanlarının artırılması, otopark ihtiyacının giderilmesi gibi sorunlar ortaya çıktı. Raylı sisteme önem verildi.

İstanbul 4.0

Türkiye son 16 yılda altyapıda 39 sıradan 9. Sıraya yükseldi dünyada. Teknoloji dahil. Bütün altyapıyı kastediyorum. Bu muazzam bir şey. Hakkari neyse İstanbul’da aynı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirseniz teknolojiyi mi kullanacaksınız?

İstanbul’un sorunlarına mahalle mahalle çözme zamanı geride kaldı. İstanbul’un elinde her gün toplanan 30 milyon veri var. Bu verileri analiz etmemiz lazım bu verilerden İstanbulluların ihtiyaçları ne nasıl çözüm üretilmesi lazım bunları fiziken çözmek mümkün değil Teknoloji merkezinde analiz edilecek. Bulunduğumuz yerde bir sokakta bir sorun. O sorun daha peydah olmadan bizim tarafımızdan bilinecek ve müdahale edilecek. İstanbul’a sürücüsüz araçlar gelecek. İnsan elinin değdiği yerlerde manuel olduğu için bir kurguyu bozabiliyorsunuz. Avantaj sağlayacak yerde dezavantaj sağlayabiliyorsunuz.

İstanbulluları davranışlarına göre ihtiyaçlarını önceden görmek ona göre kararlar almak da diğer bölümü. İstanbullu ne yapmak istiyor. Hafta sonu yürümek? Noktasal olarak bunu tespit etmemiz gerekiyor. İkisine de aynı şeyi yazmaya kalkarsak. Teknoloji bunu eldeki veriyle inceliyor.

Akıllı şehir projesi

Akıllı şehir kısacası, insan aklını kullanarak insanın zaman olarak üstesinden gelemeyeceği bir sürü veriyi değerlendirip, ona yönelik şehrin yaşayanlarına, beklentilerine, ihtiyaçlarına cevap verecek bir sistem.

Vatandaşlarımızın bizim 15 senedir yaptıklarımızı görüyorlar. Havalimanlarını görüyorlar, demiryollarını görüyorlar. Biz ondan daha fazla akıl yolu yaptık. O gözükmüyor sadece kullanılıyor. Bilişim teknolojilerini yaşamadan anlatmak ve hissetmek zor. 

İstanbulluların hayat tarzı olacak. Hemşehrilerimiz bu sisteme dahil olmazsa, günlük işlerini yapmakta zorlanacak. Bu değişimi de yaşatmamız lazım.

"Öz eleştiri olmadan ilerleme olmaz"

Zaman geçiyor, insanların ihtiyaçları değişiyor. İnsanların başka sorunları oluyor. Şimdi kimse çöpü konuşuyor mu? Şimdi geleceğin ihtiyaçlarını planlıyoruz. Geçmişte yapılması gerekenler yapıldı ama hayat devam ediyor. Yeni teknolojiler ve bunun bize getirdiği ihtiyaçlar da devam ediyor. Geçmişte hatalı işler yapılmadı mı yapıldı. Cumhurbaşkanımız dedi ki biz imar işlerinde yanlış yaptık. Bu bir öz eleştiridir. Öz eleştiri olmadan ilerleme olmaz

"Adamına göre plan tadilatı olmayacak"

Adamına göre plan tadilatı olmayacak. Bu tip ısmarlama bir kişiye kazandıracak onu abat edecek planlar benden geçmez. Buna kanımın son damlasına kadar direneceğim. İmar çirkinliğini ortaya çıkaran da bu. Rant olacaksa şehrin tamamının bundan yararlanması lazım. Altyapısı yapılmış ekonomik zenginlik oluşmuş. Sen uyanıklık yapıyorsun orada birdenbire abat oluyorsun. Çevre binaların değeri nerede kaldı.

 
Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar