Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Uluslararası bir araştırma ekibi, frengi hastalığına yol açan Treponema pallidum bakterisine ait ilk antik genomları belirledi. Daha önce, antik numunelerden bu bakterinin DNA’sının elde edilemeyeceği düşünülüyordu. Peki ama Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Frengi nedir, nasıl bulaşır?
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:54
5 Temmuz 2018 Perşembe 16:49

Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Araştırmacılar çalışma kapsamında, hastalığın frengiye yol açan ve frambeziye yol açan, iskelet kalıntıları üzerinde kolaylıkla fark edilemeyen alttürlerini genetik olarak ayırt etmeyi başardı. Max Planck İnsan Tarihi Bilimi Enstitüsü, Tübingen Üniversitesi, Meksiko Ulusal Antropoloji ve Tarih Okulu ve Zürih Üniversitesin’den bilim insanlarının da dahil olduğu uluslararası bir araştırma ekibi frengi hastalığına yol açan Treponema pallidum bakterisine ait ilk antik genomları belirledi.

Daha önce, bu bakterinin DNA’sını antik numunelerden elde etmenin mümkün olmadığı düşünülüyordu. Araştırmanın başarısı, yeniden ortaya çıkan bu hastalığın kökenini ve evrimini doğrudan inceleme olasılığını gözler önüne serdi. PLOS İhmal Edilen Tropikal Hastalıklar dergisinde yayımlanan araştırmada, araştırmacıların hastalığın frengiye yol açan ve frambeziye yol açan alttürlerini genetik olarak ayırt etmeyi başardığı da belirtiliyor. Hastalıklar hayatta olan kişilerde fark etkiler yaratsa da, iskelet kalıntıları üzerinde kolaylıkla ayırt edilemiyor, daha önce bu durum hastalığın incelenmesinde engel oluşturuyordu. Peki ama Frengi nedir, nasıl bulaşır?  İşte Frengi hastalığı ile ilgili bilinmeyenler

Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Frengi ya da diğer adıyla Sifiliz, doğru tedavi edilmediği takdirde uzun dönemde çok ciddi komplikasyonlara (istenmeyen sonuçlara) neden olan cinsel yolla bulaşan hastalıklardandır. Hastalık etkeni Treponema pallidum adı verilen bir bakteridir.

Frengi nasıl bulaşır?

Hastalığın ana bulaşma yolu cinsel ilişkidir. Hasta insandan sağlıklıya geçer. Genital bölgeyle temas sonucu vücuttaki bir yaradan mikrop bulaşır. Anal ve oral seks bu hastalığın bulaşmasında önemli faktörlerdir. Ayrıca öpüşmekle de bu hastalığın bulaştığı görülmüştür.

Yine anneden bebeğe bulaşma ihtimali oldukça yüksektir. Frengi hastası olan hamile bir kadından doğmamış bebeğe geçen mikrop, bebeğin ölü doğmasına neden olabilir. Ayrıca ölü doğmayan bebekler de erken doğum sonucu hayatlarını kaybedebilirler.

Çok nadir olsa da hastalığın başka bulaşma yolları da vardır. Frengili bir kişinin kanının başka bir kişinin yarasıyla teması sonucu hastalık bulaşabilir. Fakat bu düşük bir ihtimaldir. Bu yaralar (şankr) dış genital organlar, vajina, makat, rektum, ağız ve dudaklarda görülebilir.

Frenginin belirtileri nelerdir?

Bulgular cinsel ilişkiden sonraki 3 hafta içinde ortaya çıkmaya başlar. Hastalık üç evrede görülebilir.

Birinci Evre: Birinci evrede tipik bir sifiliz yarası görülür. Şankr adı verilen kenarları belirgin, sert, yuvarlak-oval, tek, tabanı temiz, sulantılı ve ağrısız bir yara oluşur. Bazen birden fazla da olabilir. Yara etkenin vücuda giriş yerindedir. Çoğu hastada bu dönemde tek taraflı, deriye yapışık olmayan, ağrısız lenf bezi büyümesi de vardır.

İkinci Evre: Şankırın çıkmasından ortalama 1-6 ay sonra ateş, baş ve boğaz ağrısı, kas-eklem ağrıları, halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, bulantı kusma gibi belirtiler ortaya çıkar. İkinci evre boyunca deri döküntüleri ve/veya yaralar görülebilir. Bu evre vücudun bir ya da birden fazla bölgesinde ortaya çıkan cilt döküntüleriyle başlar. Döküntüler pürüzlü, kabarık, kırmızı, kırmızımsı kahverengi benekler şeklindedir. El avuç içlerinde ve ayak tabanlarında sıktır. Genelde kaşınmaz ve bazen farkına varılamayacak kadar soluktur. Bu döküntülere benzer şekilde ağız, yutak ve genital bölge mukozasında gri-beyaz plaklar şeklinde lezyonlar da görülür. Bu dönemdeki bazı hastalarda sinir sistemi tutulumu, eklem, karaciğer, göz, böbrek tutulumu olabilir. Sifiliz bu evrede doğru tedavi edilmezse bir sonraki evreye ilerler.

Gizli ve Geç Evre: Sifiliz tedavi edilmezse herhangi bir bulgu vermeksizin yıllarca vücutta kalabilir. Bu dönemdeki bulgular arasında kas hareketlerinin koordinasyonunda güçlük, felç, hissizlik, körlük, ruhsal bozukluklar görülebilir. Bu evredeki hasta bulaştırıcı değildir. Hastalık iç organlarda (kalp, karaciğer, beyin gibi) hasar yaparak ölüme sebebiyet verebilir. Tedavi edilmeyenlerde kalp ve damar tutulumu ve buna bağlı göğüs ağrısı ve enfaktüs görülebilir.

Sifilizin her evresinde sinir sistemi tutulabilir ve bu tutulum belirtisiz olabileceği gibi şuur bozukluğu, felçler, yürüme ve denge bozukluğu, bunama, idrar kaçırma, konuşma bozukluğu gibi bulgulara neden olabilir.

Frengi nasıl tedavi edilir?

Sifiliz hastası olan kişiler mutlaka doktor kontrolünde tedavi ve takip edilmelidir. Tedavide doğru antibiyotik kullanımı önemlidir ancak tedavi enfeksiyonun neden olduğu hasarları geri çeviremez. Penisilin bu hastalığın her evresinde başvurulan ilk seçenektir ve genellikle hastalığı başarıyla tedavi etmektedir.

Frengi'den korunma yolları nelerdir?

Hastalığın aşısı yoktur. Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmakta en önemli unsur, korunmasız cinsel ilişkiden kaçınmaktır. Ayrıca tek eşlilik önerilmektedir. Cinsel ilişkide mutlaka kondom kullanılmalıdır. Genital bölgede yara, akıntı veya kaşıntı gibi belirtiler gözlendiğinde uzman bir hekime danışılmalı ve cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır.

Kimler Frengi olabilir?

Korunmasız cinsel ilişki ve birden fazla cinsel eş hastalık riskini arttırmaktadır.

Treponema pallidum diğer hastalıkların yanı sıra frengi ve frambeziye yol açarak tüm dünyada insaları etkileyen bir bakteri. Özellikle cinsel yolla bulaşan frengi, yeniden ortaya çıkan enfeksiyöz (bulaşıcı) bir hastalık olarak kabul ediliyor ve her yıl milyonlarca insanı etkiliyor.

Tarihsel önemine rağmen, frenginin ve diğer treponemal hastalıkların kökeni ve evrimi tam olarak kavranabilmiş değil. 15. yüzyılda Avrupa’da meydana gelen frengi salgını hastalığın kökeninin Yeni Dünya mı yoksa Eski Dünya mı olduğu hususunda bir tartışmaya yol açmıştı. Farkı treponemal hastalıklar iskelet kalıntıları üzerinde benzer belirtiler bıraktığı için, geçmişte frengi vakalarını kesin bir biçimde incelemek mümkün olmamıştı.

Söz konusu çalışmada, araştırmacılar 1681’den 1861’e kadar Fransisken Tarikatı’na mensup rahibeler tarafından kullanılmış, Meksiko şehir merkezinde yer alan tarihi bir alan olan Santa Isabel Manastırı’ndan alınmış beş bireye ait kalıntıları inceledi. Kalıntılar treponemal bir hastalığın belirtilerini gösteren iskelet özelliklerine dayanılarak seçildi. Bireylerden üçünde treponemal DNA varlığını belirlemek için yapılan test pozitif sonuç verdi. Mezarlıkta bulunan bireylerin %90’ı gibi, bu üç birey de bebekti, hatta biri muhtemelen prematüre doğmuştu. Hepsi yaklaşık 350 yıl önce, koloni döneminde gömülmüştü.

İlk antik frengi genomları yeniden oluşturuldu
Söz konusu üç bireyin hepsinden bütünlüklü T. pallidum genomları elde edildi, araştırmacılar bireylerinin ikisinin (frengiye yol açan) T. pallidum spp. pallidum ve (frambeziye yol açan) T. pallidum ssp. pertenue alttürlerini taşıdığını belirledi. Frengi ve frambezi arasındaki fark yalnızca morfolojik kanıtlar üzerinden ayırt edilemiyor.

Araştırmacıların elde ettiği bulgular, T. pallidum’un yeniden oluşturulmuş her iki alttürünün de benzer semptomlar sergilediğini, fakat antik numunelerde genetik olarak ayırt edilebildiklerini gösteriyor. Zürih Üniversitesi’nden araştırma başyazarı Verena Schuenemann, “Çalışmamız antik patojenlerin moleküler olarak tanımlanmasının, özellikle de iskeletin çeşitli patojenik alttürlere verdiği tepkinin sıklıkla paylaşıldığı treponemal hastalıklar için ne derece önemli olduğunu gösteriyor” diyor.

Frenginin kökeni
Araştırma hastalığın evrimsel tarihine ışık tutuyor. Bazı araştırmacılar, frenginin Avrupa’ya koloni dönemi sırasında taşınmış Yeni Dünya kökenli bir hastalık olduğunu iddia etmişti. Diğer araştırmacılar ise hastalığın 15. yüzyıldaki salgından önce insan popülasyonlarında hali hazırda yaygın olduğunu söylüyor.

Güncel bulgular iddiaları karmaşıklaştırıyor. Max Planck İnsan Tarihi Bilimi Enstitüsü’nden araştırma eş yazarı Alexander Herbig, “eski dünya maymunlarında T. pallidum ssp. pertunue varlığına rastlanan önceki araştırma ve iki T. pallidum alttürünün geçmişte iskeletler üzerinde benzer etkiler yarattığına dair elde ettiğimiz bulgu, T. pallidum’un daha önce varsayıldığından çok daha karmaşık bir evrimsel tarihi olduğunu gösteriyor olabilir” diyor.

Arkeolojik materyalden elde edilen T. pallidum genomlarının ilk kez yeniden oluşturulması, bakterinin tarihsel evriminin daha önce mümkün olmadığı düşünülen bir çözünürlükle incelenmesinin olasılığını da gözler önüne seriyor. Max Planck İnsan Tarihi Bilimi Enstitüsü’nden araştırma eş yazarı Johannes Krause, “İleriki tarihlerde tüm dünyadan ek antik numuneler üzerinde gerçekleştirilecek incelemeler hastalığa dair bildiklerimizi geliştirmede yardımcı olacaktır” diyor.

Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Frengi nedir, nasıl bulaşır?

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar