Soylu’dan donarak şehit olan 2 asker hakkında açıklama

2 askerin donarak şehit olması hakkında konuşan İçişleri bakanı Süleyman Soylu, “Onları oraya bırakan helikopter pilotu defalarca denemesine rağmen oraya inemedi. Tabur komutanı başta olmak üzere arkadaşlarımız oraya intikal etmeye çalıştı" dedi

Soylu’dan donarak şehit olan 2 asker hakkında açıklama
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:58
30 Ekim 2018 Salı 09:36

 İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tunceli’de donarak şehit olan 2 asker hakkında açıklamalarda bulundu.

Soylu şu ifadeleri kullandı:

"Tunceli'de iki askerimizin şehadetiyle ilgili bir takım değerlendirmeler, yanlış bilgilendirmeler ortaya konuldu. Ve işin esası da hakikaten maalesef bazen basın yayın organları vasıtasıyla, bazen de sosyal medya vasıtasıyla hemen hemen herkesin bilgi sahibi olduğu bir karmaşıklık yaşıyoruz.

“Derin üzüntü yarattı”

Bazı hususları paylaşmak istiyorum. 26 Ekim 2018'de acı bir haber aldık. Terörle mücadele operasyonu faaliyeti esnasında gencecik iki kahramanımız hipotermi sebebiyle şehit olması, hem bizlerde toplumun her kesiminde vatandaşımızda derin üzüntü yarattı.

“Tunceli PKK’nın en önemli etkinlik alanlarında biri”

Bu mücadelede şehit vermiyor muyuz? Veriyoruz. Gazilerimiz yok mu? Varlar. Onları ziyaret ediyoruz. Ziyaret ettiğimizde yaptığımız görevin ne olduğunu bir kere daha anlıyoruz. Peki sahaya gittiğimizde o gencecik evlatlarımızın inançlarını, mücadele azimlerini ve fedakârlıklarını, memlekete olan sadakatlerini ve terörü bitirme konusundaki kararlı iradeyi de görüyoruz. Ve bütün bunlar aslında yol haritamızı çizmektedir. Ve teröre karşı kararlı bir mücadele yürütmemizi sağlamaktadır. Tunceli bölgesi, PKK'nın en önemli etkinlik alanlarından birisiydi. "Biriydi" diyorum, dağ kadrosunun yüzde 75'ini etkisiz hale getirdik.

“Hava şartları aninden ağırlaştı”

Burası bahsedilen bölge, burada ağaç yok. PKK'ya vurduğumuz ağır darbeler neticesinde, yurt dışından terörist takviyesi kararı aldığı bilgisi alındı. Jandarmamız bu girişimi akamete uğratmak için 21 timle operasyona başladı. Şehitlerimiz de bu timde bulunuyordu. 2 bin 300 rakımda, kara yolu ulaşımı olmayan zorlu, kış şartlarına sahip bir bölgedir. Hava şartları aniden ağırlaştı. Onları oraya bırakan helikopter pilotu defalarca denemesine rağmen oraya inemedi. Tabur komutanı başta olmak üzere arkadaşlarımız oraya intikal etmeye çalıştı. Bizim orada askerlerimizi mevsimsel şartlara uygun olarak operasyona çıkarıyormuşuz gibi algılar ortaya koymaya çalıştılar.

“Tim komutanı Karadeniz’deki operasyonlardan geldi”

Bu hadiseye ilişkin tamamen art niyetli açıklamalara şahit olduk. Bunların hiçbirisinin gerçekle ilgisi yoktur. Şehitlerimizin üzerindeki ekipman, dünya standartlar çerçevesindedir. Ağır kış şartları için özel üretilmiş ekipmanlardır. Ne teçhizat eksiğimi ne hazırlıksız gitmemiz söz konusudur. Biz aslan gibi iki evladımızı kaybettik, bu sorumluluğu en üstten en alta kadar taşıyoruz. Biz sorumluluğumuzu hissediyoruz. Oradaki tim komutanı, Karadeniz'deki operasyonlardan geldi. Her meseleyi kendi anlayışlarının devam etmesi için ortaya koyan, terörle mücadele gibi bir milli meselede 'Acaba ne yapabilirim' diyen bir güruh söz konusu.

Kılıçdaroğlu’na eleştiri

Bir de Kılıçdaroğlu'nun değerlendirmesi var. Hiçbir kere telefon açıp 'Allah razı olsun' dedi mi? Askerlerimizin 'giysisi yok muydu?' Laf olsun beri gelsin diyen bir süreci hep beraber gördük. Terörle mücadelemiz ciddi bir şekilde devam edecektir. Arkadaşlarımız telsiz iletişimi hiç kesilmedi. Hipotermi dediğimiz olay her insanda aynı koşullarda etki göstermeyebiliyor. Hem tipi, hem aşırı bir yağmura maruz kalıyorlar. Tipi kahramanlarımızı zor koşullar altında bırakıyor.

 Bu olayla ilgili sorumluluğumuzu hissediyoruz. Müfettişlerimizi görevlendirdik. Gerekli işlemleri yapacaklar."

 

 

 

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar