AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal: Kemal Kılıçdaroğlu artık siyasetin konusu değildir

AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal'dan Kılıçdaroğlu açıklaması. Ünal, "Söyledikleri külliyen yalandır. Kemal Kılıçdaroğlu artık siyasetin konusu değildir" dedi.

AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal: Kemal Kılıçdaroğlu artık siyasetin konusu değildir
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:55
18 Temmuz 2018 Çarşamba 16:08

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, "Kemal Kılıçdaroğlu'nun grup başkanvekilliğinden bugüne kadar yalanları her defasında gitti, Türk yargısına çarptı. Her defasında yalanları ortaya çıkmasına rağmen destansı bir pişkinlikle sanki hiçbir şey olmamış gibi yeni yalanlarını söylemeye devam etti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanlarından, iftiralarından biz sıkıldık, Türkiye de sıkıldı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanlarından CHP'liler de sıkıldı." dedi.

Ünal, partisinin İstanbul il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

İzmir'de yargılanan ABD'li din adamı Andrew Craig Brunson'un tutukluluk halinin devamına karar verilmesiyle konusunda bir basın mensubunun "ABD maslahatgüzarı açıklama yaparak, 'Suçlu olduğunu düşünmüyorum, terör suçlamalarını kabul etmiyoruz ve hayal kırıklığına uğradık.' dedi. Bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz." sorusu üzerine Ünal, bu davanın siyasetin değil, yargının konusu olduğunu söyledi.

Bu konuda yargının vereceği kararın esas olduğunu vurgulayan Ünal, "Özellikle FETÖ'nün iadesi konusunda gerekli bilgileri, belgeleri ilettiğimizde onlar da bize bunun yargının konusu olduğunu ifade etti. Yani Amerika'nın yargısı yargı da Türkiye'deki yargı ve hukuk sisteminin kararını herhangi bir şekilde 'Yok şöyle, böyle değildir.' demek doğru değil. Ne biz siyasi olarak bu konuda ihsası reyde bulunabiliriz ne de yargı dışında diğer muhatapların yargının kararlarına dönük bir ihsası reyde bulunması doğru olmaz." diye konuştu.

Bedelli askerlikle ilgili soru üzerine Ünal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimler öncesinde bunun öncelikli gündem olacağını dile getirdiğini, TBMM'deki AK Parti Grubu'nun da bu konuyu hemen gündeme aldığını, bugün de Genel Başkanvekili Mehmet Muş'un çalışmalarla ilgili kamuoyunu geniş bir şekilde bilgilendirdiğini kaydetti.

Ünal, Muş'un verdiği bilgiler doğrultusunda, bedelli askerlik konusunun kanun teklifi olarak TBMM'ye iletileceğini dile getirdi.

Kılıçdaroğlu'na verilen tazminat cezası 

Mahir Ünal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun tazminata mahkum olmasıyla ilgili şunları söyledi:

Kemal Kılıçdaroğlu'nun grup başkanvekilliğinden bugüne kadar yalanları her defasında gitti, Türk yargısına çarptı. Her defasında yalanları ortaya çıkmasına rağmen destansı bir pişkinlikle sanki hiçbir şey olmamış gibi yeni yalanlarını söylemeye devam etti. Şu anda yine Cumhurbaşkanımızın avukatı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanları ve iftiralarıyla ilgili yargıya dönük gerekli şikayetlerde bulundu. Bir süreç başladı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanlarından, iftiralarından biz sıkıldık, Türkiye de sıkıldı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanlarından CHP'liler de sıkıldı. Özellikle TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP'li milletvekillerinin basın toplantısında kullandıkları ifadeleri dinlediğinizde, okuduğunuzda durumun vahameti ortaya çıkmakta.

Muhalefetin OHAL'in kalıcı hale getirileceği şeklinde eleştirilerinin sorulması üzerine Ünal, OHAL'in kaldırılmasından sonraki süreçte Türkiye'nin güvenliğinin sağlanması, terörle mücadelede gerekli enstrümanların ve mekanizmaların oluşturulmasının OHAL'dan farklı bir şey olduğunu dile getirdi.

Ünal, bunun sadece Türkiye'de değil, Fransa ve İngiltere'de de uygulandığını, devletin terörle mücadelede, vatandaşların güvenliğini sağlamada ihtiyaç duyduğu enstrümanların parlamento tarafından sunulmasının kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu kaydetti.

Terörle mücadelenin temelde demokrasinin güvenliğini sağlamak, kamu düzenini korumak, temel hak ve özgürlükleri güvence altına almak için yapıldığını dile getiren Ünal, Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ise her defasında terörün ve teröristlerin yanında bir pozisyon aldığını söyledi.

Ünal, "HDP Meclis'e girmemelidir. Çünkü HDP Meclis'te Türkiye'nin terörle mücadelesini sekteye uğratmak için çaba sarf etmektedir. Kandil'den emir almaktadır, terörle arasına mesafe koymamaktadır. Demokratik siyaset silahların ve terörün yanında olmaz." dediklerinde Kılıçdaroğlu'nun ısrarla "PKK'lı arkadaşlar hendekleri kapatın.", "PYD bizim gibi bir siyasi bir partidir." diyen ve DHKP/C'li militanları koruyan bir anlayış sergilediğini belirtti.

Bu anlayışın sonucunda Kılıçdaroğlu'nun, TBMM'de, terörle mücadeleye, demokrasinin güvenliği ve kamu düzeninin sağlanmasına dönük alınan tedbirlerle ilgili vaveyla koparmasının doğal olduğunu vurgulayan Ünal, "Burada kim rahatsız olacaktır bu düzenlemeden, diye sorduğunuzda karşınıza Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si ve HDP çıkacaktır." dedi.

"OHAL vatandaşların hayatını kısıtlamadı"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, terörle mücadele konusunda rahatsızlığı olan HDP'nin Kandil'den emir aldığını dile getirerek, şunları kaydetti:

Asıl, CHP'nin terörle mücadeleden neden rahatsız olduğu sorusunu burada sormak gerekiyor. Tıpkı Fransa'da olduğu gibi Türkiye'de de ama Fransa'da olduğu kadar katı olmayan düzenlemeler yapılacaktır. Bu düzenlemeler özgürlük ve güvenlik dengesi dikkate alınarak yapılacaktır. Geçtiğimiz süreçte 15 Temmuz'dan sonra OHAL uygulaması vatandaşlarımızın günlük hayatını herhangi bir şekilde en ufak bir kısıtlamaya uğratmamış, tam tersine vatandaşlarımızın terörden ve terör örgütlerinin saldırısından korunmasına, güvenliklerinin sağlanmasına hizmet etmiştir.

Yaklaşık 1300 kilometrekare Türkiye'ye sınırı olan Suriye ve Irak'ta terör konusunda neler yaşadığının görüldüğünü dile getiren Ünal, "Özellikle Suriye'nin hangi terör örgütlerinin alanı haline geldiğini, sınır güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu, DEAŞ'ın, FETÖ'nün, PKK'nın, PYD'nin Türkiye'ye dönük saldırılarını biliyoruz. Bu durumda tabii ki Türkiye, demokrasisinin güvenliğini sağlamak, kamu düzenini korumak, temel hak ve özgürlükleri güvence altına almak için bazı düzenlemeler yapacaktır ama bu düzenlemeler kesinlikle vatandaşımızın özgürlüğünü, temel hak ve özgürlüklerine dönük bir kısıtlama içermeyecektir." şeklinde konuştu.

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar