Uyanır uyanmaz telefona bakanlar dikkat.. İşte çağın yeni hastalığı nomofobi

Cep telefonunu bir kenara bırakıp gerçek dünyaya dönmekte zorlanıyorsanız dikkat. Modern çağın yeni sendromlarından biri olan nomofobi hastalığına yakalanmış olabilirsiniz. Uyanır uyanmaz telefonu ele almanın bu hastalığın belirtilerinden biri olduğunu belirten uzmanlar, nomofobinin kişiyi yaşamdan soyutladığını söylüyor.

Akıllı telefonunu elinde bırakamayıp onsuz bir hayat düşünemeyenler teknoloji çağının hastalığı olan nomofobi hastalığına yakalanmış olabilirsiniz.

Modern çağın yeni sendromlarından biri olan nomofobi hastalığının kişiyi yaşamdan soyutladığını söyleyen Uzman Psikolog Duhan Töre, nomofobi hakkında açıklamalarda bulundu.

Uyanır uyanmaz telefonu ele almanın bu hastalığın belirtilerinden biri olduğunu ifade eden Töre, “Nomofobi, teknoloji çağıyla birlikte akıllı telefonlar, bilgisayar, tablet ve diğer teknolojik aletlerle sürekli ilgilenmek, bunlarla alakalı panik ve kaygı yaşama hastalığıdır." diye konuştu.

Nomofobi hastalığının bazı belirtileri şunlar:

Uyumadan hemen önce son kontrolleri yapmak
Uyandıktan sonra telefonu hemen elimize almak
İnternetin bitme korkusu
Şarjın bitme korkusu
Faturaları aşmak

'KİŞİLERİ YAŞAMDAN SOYUTLUYOR'

Çocuklarda ya da gençlerde, sürekli telefonla ilgilenme hali gibi durumlar yaşandığını belirten Uzman Psikolog Duhan Töre, "Günlük hayatımızda yalnızlık hissi. Sürekli telefonla ilgilenmek ya da sosyal ortamlarda dahi olsa bile sohbete çok katılmadan sürekli olarak telefonla ilgilenme halini görüyoruz, bu da kişileri ister istemez yaşamdan biraz daha soyutluyor." dedi.

Kişinin bu durumu bir hastalık olduğunu kabul etmesi gerektiğini söyleyen Töre, "Sonrasında uygun olan terapi tekniklerini uyguluyoruz. Belli aralıklardan sonra kişi gerçekten bunu bırakmak ve gerçekten bundan kurtulmak istedikten sonra aşması için bütün gerekli desteği veriyoruz” diye konuştu.

'NE KADAR EKRANA MARUZ KALINDIĞI KONTROL EDİLMELİ'

Teknolojik cihazlara belirli aralıklar verilmesi gerektiğini belirten Töre, “Ekran süreleri düzenli kullanılmalı. Gün içerisinde ne kadar ekrana maruz kaldıkları kontrol edilmeli. Belirli aralıklar verilmeli. Gün içerisinde 2 ya da 3 saat, haberleşmemizin dışında sosyal medya ve benzeri uygulamalarda çok uzun süre kalınmaması konusunda dikkat edilmeli” şeklinde konuştu.

Merkez Bankası yıl sonu enflasyon ve dolar tahminini açıkladı Et fiyatlarında yaşanan dalgalı hareketleri yok sayamayız Gizli tanık Serdar Sertçelik'in kaçmasına kim yardım etti? 10 soruda kripto kanunu Bakan Tunç’tan 28 Şubat kararı ve Kobani davası sonrası ilk açıklama 4 ilaç grubu aile hekimlerince yazılabilecek