Davutoğlu'ndan sağlık sistemi çıkışı; Sağlık Bakanlığı'nı yeniden yapılandıracağız

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin 'Gelecek İçin, Sağlık Gelecek' modelini açıkladı. Davutoğlu, iktidarları döneminde Sağlık Bakanlığı'nı yeniden yapılandıracaklarını söyledi. Davutoğlu," Gelecek Partisi iktidarında, hak temelli, erişilebilir bir sağlık hizmetini hayata geçireceğiz" dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 'Gelecek İçin Sağlık, Gelecek Sağlık' modelini açıkladı.

Davutoğlu'nun konuşmasından bazı satır başlıkları şöyle:

"Sağlık bakanlığı hastalık bakanlığı değildir. Türkiye'de sağlık alanında bir zihniyet değişi olması gerekiyor. Sağlık alanında iki özne vardır. hekim ve hastalar. Türkiye'de bulunan nitelikli hekimler ülkeyi terk ediyor. Bunun da nedeni 'giderlerse, gitsinler' zihniyetinden kaynaklanmaktadır. Buradan hekimlerimize sesleniyorum, ülkeyi terk etmeyin. Gelecek Partisi iktidarında yaşadığınız tüm sorunlar, çözülecektir. Biz tıp fakültelerini ve diğer sağlık alanlarında bulunan tüm fakülteleri yeniden yapılandıracağız"

'SAĞLIK BAKANLIĞI'NI YENİDEN YAPILANDIRACAĞIZ'

"Türkiye'de sağlık sistemi iflas etmiştir. Hastalara 1,5 yıl sonrasına randevu verilmektedir. Sağlık sorunu toplumun sorunudur. Sağlık şürası oluşturacağız. Sağlık Bakanlığı'nı yeniden yapılandıracağız. Sağlık siteminde fiziki ve insan eksikliğini gidereceğiz. Aile hekimlerinin sorunu çözeceğiz. Gelecek Partisi iktidarında, hak temelli, erişilebilir bir sağlık hizmetini hayata geçireceğiz. Bilim ve teknolojiden faydalanacağımız bir sistemi hayata geçireceğiz. Temel prensibimiz budur. Sağlık bir rant alanı değildir. Sağlık konusu bir insan hakları meseledir. İnsan odaklı siyaset Gelecek Partisi'nin en temel yaklaşımıdır. Partimizin birinci cümlesi insanoğluna saygı ile başlar."

'PARTİMİZİN SAĞLIK POLİTİKALARI BEŞ ANA SÜTUN ÜZERİNE OTURUYOR'

"Sağlık politikaları insan-odaklı siyasetimizin en temel alanını oluşturur, çünkü insani varoluş olmadan siyasi varoluş mümkün olamaz. Sağlık, bütüncül insani varoluşun kavramsal düzlemdeki ifadesidir. İnsan sağlığını ihmal eden bir siyasetin insanın mutluluğunu amaç edinen toplumsal bir düzen kurma iddiası boşlukta kalır. Bu temel ilke çerçevesinde partimizin sağlık politikaları beş ana sütun üzerine oturmaktadır: Zihniyet boyutu/sağlık felsefemiz. İnsan unsuru. Sağlık Sistemi. Sağlık Hizmetine erişim. Sağlığın fiziki ve teknolojik altyapısı Zihniyet boyutu açısından sağlığı sektörel bir alan olarak değil en öncelikli insan hakkı olarak değerlendiriyoruz. Bu temel insan hakkının sağlanmadığı bir durumda diğer haklar da hayata geçirilemez.

"Sağlık kendisi olmadığında başka hiçbir şeye izin vermeyen en büyük ve en kıskanç nimettir. O ya vardır ve her şeyi anlamlı kılar, ya da yoktur ve yokluğu her şeyi anlamsızlaştırır. Varlığında, yan yana geldiği her şeye değer katar; yokluğunda ise en büyük nimetler bile külfet hâline dönüşür. Kurucuları arasında ülkemizin de bulunduğu Dünya Sağlık Örgütü’nün “Sağlık, sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam iyilik hâlidir” olarak yaptığı tanımlama sağlığı bir insan hakkı olarak görme anlayışımız ile tutarlı bir bütün oluşturmaktadır. Son yıllarda bu tanımın, “İyilik hâli her hâl ve durumda kendini iyi hissetmek olup iyi olunan anların bütünü olan sağlıklı hâl” olarak güncellenmesi ve yeni tanımda “kronik hastalığı veya engeli olan bireylerin, içinde bulundukları durumda, sosyal ve psikolojik olarak iyilik hâli hissetmeleridir” denilmesi de bu temel insan hakkının kapsamının genişletilmesi açısından son derece önemlidir."

'SAĞLIĞIN BİR RANT ALANI OLMAKTAN ÇIKARILMASI GEREKİYOR'

"Bu tanımın da öngördüğü şekliyle sağlığı statik değil dinamik, mekanik değil organik, dışsal değil içsel, parçalı değil bütüncül, bu çerçevede de salt bedenî ve ruhi değil bütün kapsayıcılığıyla insani bir süreç olarak görüyoruz. Sağlık felsefemiz statik bir iyi hali koruma değil, her an dinamik bir oluş hali olan sağlığı sürdürülebilir kılma anlayışına dayanır. Bu anlayış da teknik ve mekanik bir süreç anlayışını değil organik bir uyum anlayışını gerektirir. Bu organik uyum da insani varoluşu kendi iç dinamikleriyle bütüncül ve kapsayıcı bir şekilde yorumlayan bir zihniyet altyapısı ile sağlanabilir. Sağlığın bir rant alanı olmaktan çıkarılarak ahlaki sorumluluk içeren bir hizmet alanı haline getirilmesi böylesi bir zihniyet devrimi ile mümkün olabilir."

'SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDET İNSANLIK SUÇUDUR'

"İnsani varoluşu anlamlandıran hikmet ile insani varoluşu sürdürülebilir kılmaya çalışan hekimlik mesleği arasındaki ilişki de bu bağlamda doğru bir zemine oturabilir. İnsanlık tarihinin en hikmetli mesleğini icra eden hekimlerimizi sağlık sektörünün profesyonel çalışanları olmalarının çok ötesinde bu temel insan hakkını yaşanır kılan öncüler olarak görüyoruz. Hekimlerimizin ve onlara destek olan sağlık çalışanlarımızın nitelikleri, hakları ve saygınlıkları insana verdiğimiz değerin yansımalarıdır. Bu çerçevede sağlık çalışanlarına şiddet olgusunu bir insanlık suçu olarak görüyor ve bunun engellenmesi için her türlü tedbiri alacağımız taahhüt ediyoruz."

'HEKİMLER ÜLKEYİ AKIN AKIN TERK EDİYOR'

"Öte yandan bu şiddet olgusunun yaygınlaşmasına da sebep olan hekim-karşıtı söylemlerin hikmetten yoksun bir zihniyetin ürünü olduğuna inanıyoruz. Bu zihniyetin yol açtığı yanlış politikalar ve söylemler neticesinde ağır çalışma şartları ve düşük ücretlerle mesleklerini icra etmek zorunda kalan ve itibar kaybı yaşayan hekimler ve sağlık çalışanları akın akın ülkeyi terk etmektedirler. Son 18 ayda istifa, emeklilik ve göç nedeniyle kamudan ayrılan hekim sayısı 10 bine ulaşmış durumdadır. Avrupa ülkeleri ise ihtiyacı olan nitelikli sağlık hizmeti mensubuna sonuna kadar kucak açmaktadır."

'SAĞLIK ÇALIŞANLARI BÜYÜK FEDAKARLIK YAPIYOR'

"Pandemi döneminde büyük fedakarlıklarla halkımızı korumaya çalışan ve bu yolda nice şehitler veren sağlık çalışanlarımıza hemen bu süreç sonrasında “giderlerse gitsinler” diye hitap eden bir zihniyetin yol açtığı insan kaynağı kaybını telafi etmeye kararlıyız. Bu ülkenin imkanları ile yetişmiş kadroların başka ülkelere hizmet etmesine yol açan nitelikli insan düşmanı yanlış zihniyet ve yaklaşımlara son vereceğiz. Gelecek Partisi iktidarında nitelikli tek bir insanımızı kaybedilmesine izin vermeyecek, gerekli tedbirleri alacağız. Sağlık sistemi nihayetinde iki öznenin buluşması ile işlerlik kazanır: hekim ve hasta. Biri olduğunda diğerinin anlam kazandığı bu iki özneyi ahlaki sorumluluklar temelinde buluşturmak yerine bir rakip gibi karşı karşıya getiren bir sağlık sisteminin başarılı olması da, insani bir nitelik kazanması da mümkün değildir. Bu bağlamda, 5-7 dakika ile sınırlı randevu sistemi ile hekimin görevini hikmetle yerine getirebilmesini imkansızlaştıran ve hastayı hekimin yanına değil karşısına koyan sistemi değiştirmeye kararlıyız."

'SAĞLIK OKURYAZARLIĞINI EĞİTİM SİSTEMİMİZİN MERKEZİNE YERLEŞTİRECEĞİZ'

"Sağlık sisteminin iki ana öznesi olan hekim ile hastayı ahlaki sorumluluk ve nitelikli hizmet temelinde buluşturmak her şeyden önce her iki öznenin eğitim altyapısını bu temel yaklaşım çerçevesinde yeniden düzenlemekle mümkündür. Son dönemde nitelik-nicelik dengesi bozulan Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık ve Veterinerlik fakültelerini yeniden tanzim edecek, yardımcı sağlık personeli yetiştiren okullarımızı her açıdan güçlendireceğiz. Hastalarımızı da bilinçlendirebilmek amacıyla temel sağlık bilgilerini veren ve sağlık bilincini geliştirecek bir sağlık okuryazarlığını eğitim sistemimizin merkezine yerleştireceğiz. Kendi sağlığını koruma bilgisine ve sorumluluk bilincine sahip olamayan bireyler bütün sorunların kaynağında hekimleri ve sistemi görerek sağlık sisteminin öznesi olma niteliğini kaybederler."

'ADALET BİLİNCİNİN YAYGINLAŞTIĞI YERDE SUÇ, SAĞLIK BİLİNCİNİN YAYGINLAŞTIĞI YERDE HASTALIK AZALIR'

"Sağlık Bakanlığını bir “hastalıklar ve hastane yönetimi bakanlığı” olarak algılayan yaklaşımı kökten değiştirmeye kararlıyız. Sağlık Bakanlığının temel misyonu öncelikle toplumsal sağlığın korunması ve “iyi halin” sürdürülmesidir. Odağın sağlığı korumaktan hastalığı tedaviye yöneldiği her süreçte sebep ile değil sonuçla uğraşmaya başlanılır. Gerek kamu görevlerinde gerekse şahsi hayatta kaynağa ve sebeplere odaklanmak, sonuçlara katlanmaktan önce gelmelidir. Bu bizim sorunları daha ortaya çıkmadan görmemizi ve önlememizi sağlar; kaynağa nüfuz etmeden sonuçlarla boğuşmak ise bizi özne olmaktan çıkarır ve bir kısır döngüye sokar. Adalet bilincinin yaygınlaştığı yerde suç, sağlık bilincinin yaygınlaştığı yerde hastalık azalır. Önemli olan aslı korumaktır; asıl korunursa arızi olandan kaçınılabilir."

'SAĞLIKTA KALİTEYİ ARTTIRACAĞIZ'

"Sağlık hizmetlerinin fiziki ve teknolojik altyapısı da ulusal ölçekli stratejik bir planlama zeminine oturtulacaktır. Özetle, Gelecek Partisi iktidarında; • Sağlıklı bir gelecek inşası için hak temelli, insan onuruna yakışır, ulaşılabilir ve erişilebilir sağlık hizmetini temel bir insan hakkı olarak gören, Koruyucu, önleyici, tedavi edici ve rehabilite edici sağlık hizmetlerine yeterli kaynakları tahsis edebilen, Büyük veri analizleri ve yapay zekâ uygulamaları ile sağlığın maruz kalacağı riskler ve fırsatları öngören, Etik değerler çerçevesinde yüksek bilgi ve teknolojiden faydalanan, Uluslararası rekabet gücüne sahip kendi ilacını, aşısını, tıbbî cihazını üretebilen, Dünya çapında üretim, denetleme ve onay yetkisine sahip Gıda ve İlaç Dairesi, Hıfzıssıhha Enstitüsü, Enfeksiyon ve Salgınlar Enstitüsü gibi ulusal kurumlara sahip, Hekimlerimiz ve sağlık hizmet sunumunda görevli tüm ilgililerin herhangi bir şiddete maruz kalmaksızın çalışma şartları, ücretleri ve özlük haklarını insan onuruna yakışır düzeyde iyileştiren ve toplumda hak ettikleri itibarı yeniden kazandıran, Tıp fakültelerimiz başta olmak üzere sistemdeki tüm aktörlerin eğitim kalitesini yükselten, fonksiyonlarını tanımlayan ve birbirleri ile entegrasyonunu sağlayan bütüncül, kapsayıcı ve katılımcı bir sağlık politikasını hayata geçireceğiz. Bütün bu politikalarda yönlendirici ilkemiz açıktır: Sağlık bir rant alanı değil, en temel insan hakkıdır"

İslam Kalkınma Bankası Grubundan Türkiye'ye 6,3 milyar dolarlık finansman İmamoğlu’nun 'Hamas terör örgütür' sözlerine Saadet Partisi’nden tepki! İddianame yazıldı sıra davada 7'lik deprem potansiyeli var Öğretmen atamalarında mülakat kalkacak mı? İsrail Gazze ve Refah’ı vurdu